Şimdi yükleniyor

Sınırlı Üretimin Sınırlı Tüketicileri

gonul topaktas 104

Sınırlı Üretimin Sınırlı Tüketicileri

İktisadi ve ekonomik faaliyetler, insanoğlunun üretmesiyle, ürettiğinin fazlasını ihtiyacı olan ürünlerle değiştirmesiyle başlamıştır. İnsanoğlunun takas-trampa ya da değiş tokuş denen alışverişten günümüze kadar yolculuğunda artık nakti para, kaydi para, çek, senet, poliçe, kredi kartları vb. ödeme şekillerine kadar iktisadi ekonomik ürünler ve hizmetler çok geniş alanda ve çeşitlikte ticari faaliyetlere konu olmaktadır. Mikro iktisadın sınırlı girdilerinden, bir ülkede belli bir dönemde üretilen nihai mal ve hizmetlere kadar devletler, uyguladıkları ekonomi politikalarıyla, işleyişe uyguladıkları tedbir, destek, vb. şekillerde yön vermiştir. İktisadi ve ekonomik konular mikro iktisat, makro iktisat alt dallara ayrılarak derin ve geniş bir inceleme alanı oluşturur. Arz ve talep dengesini gözeterek devlet, süreci gümrük vergileri, alım satım vergileri, ithalat kotaları, taban ve tavan fiyatlar, tüketici ve üreticiyi sübvanse etmek gibi müdahaleleriyle yönetir. Mikro ve makro iktisat alanlarında, etkin mali politikalar uygular.

Eski Türkler; hayvancılık, tarım, sanat ve zanaata dayalı ekonomik değeri olan ürünleri diğer devletlere satıp, karşılığında ise ihtiyaç duydukları ürünleri almışlar ve ticaret yapmışlardır. Tarihte ilk olarak serbest ticaret pazarlarını Türkler kurmuşlardır. Serbest ticaret pazarları, sınırdaş iki ülke halklarının serbest ticaret yapması için kurulmuş olsa da esas amaçları, sınır güvenliğini sağlamaktı. Türklere yönelik planlarının öğrenilmesine de çalışılmıştır. Serbest ticaret pazarlarında komşu ülke sınırlarında oluşturulmuş olan güvenli bölgede, Çinlilerle Türkler karşılıklı olarak mal ve ürünlerini alıp/satıp ticaret yapmışlardır. Serbest ticaret bölgesinin huzur ve güvenliğini de Türkler sağlamışlar, böylece ülkelerine yönelik önceden olabilecek olumsuz durumlara karşı gerekli tedbirleri alabilmişlerdir.

“… Bu tedbirlerin başında, komşu devletlerle olan sınırlarda serbest ticaret pazarlarının kurulması gelmekteydi. Tarihî kayıtlara göre ilk serbest ticaret pazarı, Asya Hun Devleti ile Çin arasında kurulmuştur. Bu pazarlar için belirlenen yerler ise, genellikle Çin’e ait sınır şehirleri idi.”

“Avrupa Hun Hükümdarı Attila da, serbest ticaret pazarlarına çok önem vermiştir. Hatta o, Bizans ile yaptığı ilk antlaşma metnine özellikle ‘İki ülke arasındaki ticaret, önceden belirlenmiş olan sınır kasabalarında yapılacak.’ şeklinde bir hüküm koydurmuştur.

resim