Şimdi yükleniyor

GBT’si Bozuk Bir Kavram: “Ötekileştirme”

sukru alniacik 103

GBT’si Bozuk Bir Kavram: “Ötekileştirme”

Galiba hayatımda bir kez “ötekileştirme”ye maruz kaldım. Fakülte 2’nin yaz tatili, Arsuz’dayız. Yolun iç tarafında, ağaç altı bir yere çadırımızı kurmuşuz. Yolun deniz tarafında da Maliyecilerin kampı var. Çay ve kahve ihtiyacımızı, kimseye zarar vermeden kampın gazinosundan gideriyoruz. 12-13 yaşlarındaki biraderlerimiz de yanımızda, onlara da göz kulak oluyoruz.

Maliye kampının gençleri, bir ara bizim çocukların, gazinonun teybine koydukları Ümit Besen kasetini çıkarmışlar, yerine başka bir kaset koyarken ufaklıkları biraz üzmüşler. Ağız dalaşı çıkmış, bizim çocukları itip kakıyorlar.

Ben, gazino duvarının dışında, plaj tarafında spor ayakkabılarımın arkasına basmış, park hâlinde oturuyorum. Birden biraz da bozuk bir yerel ağızla “çıkkın ulan dışarı” diye bir ses işittim.
Onlar mı bizi, yoksa biz mi onları ötekileştirdik bilmiyorum; ama bende sigortaların biraz çabuk attığını hatırlıyorum.

Bir yandan arkasını baş parmağımla çekerek ayakkabılarımı giyiyorum, bir yandan da: “Heeeyyyt ulan!.. Bu memleketin her karış toprağı bizim!.. Siz, kimi nereden kovuyorsunuz?..” diyerek bir hararetle yerimden fırlıyorum.

Arkadaşlarımızın hapiste işkence gördüğü, tatili akraba davetiyle hasbelkader gördüğümüz, Maliyecilerin şöhretinin pek de iyi olmadığı günlerdeyiz. Adamlardaki keyif, zaten bizi rahatsız etmiş durumda…
Neyse gelen vuruyor, giden vuruyor, ben en yakındakine bir tane patlatıyorum… Gençler baktılar tekmeyle geleni deviriyorum; ayağı daha yere sağlam basan şişman bekçiler girdi devreye…

Komiler, şef garsonlar filan, herkes bir kere şansını deniyor, beni bir türlü ortaya alamıyorlar.
Kardeşim de cephe gerisinde kaldı, çevreden bizi seven çadır tatilcileri, “Baksanıza çok kalabalıklar, ne olur kaçın!” diye araya girmeye çalışıyorlar. Ben yerde sıcak temas boğuşurken, arkamdan saçımı filan çekiyorlar, ayıramıyorlar.

image 15