Şimdi yükleniyor

56. Sayı

56. Sayı

15,00

Stokta yok

Kategoriler:

Açıklama

Tarih, kendi ret ve kabullerimizi görmek istediğimiz bir inanç alanı olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu bakımdan tarih anlayışımız da baktığımız yerin neresi olduğu ve neyi görmek istediğimizle yakından ilişkilidir. Tarihe mâl olmuş kişiler de, bu bakış açısıyla kimileri için vatan haini, kimileri için kahraman olarak hafızalarımıza kazınıyor. Bu bahse konu olan tarihî şahsiyetlerden biri de, Osmanlı Devleti’nin son neslinin simgesi olan Enver Paşa’dır. Enver Paşa ve nesli, Türk tarihinin belki de en ağır ve zor bir çeyrek yüzyılının sorumluluğunu omuzlayıp, hayatlarını avuçlarındaki bir kor yığını gibi taşıyarak yaşadılar. Başarılı olamadılar. Hatta Osmanlı Devleti, onların kollarında can verdi. Ama ne var ki, Cumhuriyet de onların kollarında doğdu.

Bugün çokça tartışılan ve kimine göre hayalperest kimine göre ise de dâhi diye adlandırılan Enver Paşa, tam bir aksiyon adamıydı. Hayatı boyunca kendisine hep amaçlar belirlemiş ve bu yolda arkasına kattığı insanlarla birlikte denemedik yol bırakmamıştı. Enver Paşa’nın fonksiyonu, Türk dünyasında tam olarak anlaşılamamıştır. O, Türklerin yeterince iyi teşkilatlanması hâlinde bağımsızlıklarına kavuşabileceklerini tüm dünya önünde ispat etmiş ve baskı altında yılmaya yüz tutmuş bir ırkın, içine atmak mecburiyetinde kaldığı bağımsızlık ve özgürlük çığlıklarını gün yüzüne çıkarmıştır.

Enver Paşa’nın 1908’de Makedonya dağlarında “Kahraman-ı Hürriyet” olarak yıldızlaşan hayat macerası, 4 Ağustos 1922’de, Türkistan’da Pamir Dağları eteklerindeki Çegan Tepesi’nde yiğitçe dövüşürken, Bolşeviklere karşı yapılan bir çarpışmada üzerine açılan mitralyöz ateşiyle şehit olarak son buldu. Paşa’yı, hataları ve sevapları ile tarihe bırakıp “geçmişin önemli bir şahsiyeti” olarak kabul etmek yerine hatırasını rekabet, mukayese, hakaret ve didişme vasıtası yapmaya devam ettiğimiz müddetçe ruhu, emin olun asla huzur bulamayacaktır. Bu vesileyle hayatını ülkesinin özgürlüğüne, refahına ve bekasına adayan, “Türk-İslam Birliği”ne ömrünü feda eden Şehit Enver Paşa’yı rahmet ve minnetle anıyoruz. Ruhu şad, mekânı cennet olsun.

“İsmail Enver Paşa”yı farklı yönleriyle kapsamlı olarak dosya konusu yaptığımız bu özel sayımızda, Yazar Ebubekir KURBAN ile bir röportaj gerçekleştirdik. Her ay farklı bir ili tanıttığımız dergimizde bu ay da “Anadolu’ya Açılan Kapı Muş”a konuk olduk. Gençlerin de söz sahibi olduğu dergimizde, konumuzla ilgili olarak onların da fikirlerini aldık. “Tarihte Bu Ay Neler Oldu?” köşemizde, tarihin unutulmaya yüz tutmuş olaylarını yeniden gün yüzüne çıkardık. Bu sayımızda da bir film ve kitap tanıtarak sizlere önerilerde bulunduk. Yeni sayımızın düşünce iklimimizi zenginleştirmesini, fikir dünyamıza yeni değerler katmasını ve yol gösterici olmasını temenni eder, sizlere keyifli ve bilinçli okumalar dileriz.