Şimdi yükleniyor

Türkiye’de Depremlerin Stratejik Boyutları

alemdar yalcin 99

Türkiye’de Depremlerin Stratejik Boyutları

Kahramanmaraş depreminin yarattığı büyük facia yanında yarattığı sosyo-ekonomik tahribat, son yılların en önemli acılarından birini oluşturuyor. Bu deprem sadece can ve mal kaybı sebebiyle değil; yarattığı yıllar sürecek sosyal travma ile de derin bir yara açtı. Bu yüzden ülkemiz için depremin, sadece Türkiye’nin iç meselesi olmaktan çıkıp uluslararası bir stratejik boyut kazandığını da biliyoruz. Acılarımızı kalbimize gömerek, bugün ve gelecekte depremle ilgili olarak karşımıza çıkacak çok önemli stratejik tehditleri göz önünde bulundurmamız ve kendimizi bir an önce bu yeni tehlikelere hazır hâle getirmemiz en önemli millî görevlerimiz arasında yer almaktadır. Görüşü ne olursa olsun bütün aydınlarımız bu değerlendirmemize katılmaktadır. Ne var ki aynı görüşte olmak yetmiyor. Bir gelecek planlaması yaparak en kötü senaryolara göre toplumun hazırlık yapması ve tatbikatlarla nerede ne yapacağını önceden bilmesi, hatta ezberlemesi gerekiyor. Çünkü ani şok dalgaları karşısında bir an önce şaşkınlıktan kurtularak hızla organize olmamız ve alınacak önlemleri uygulamaya koymamız kaçınılmaz önceliğimizdir.

Bir Deprem Ülkesi Olduğumuzu Sadece Biz Bilmiyoruz

Yüzlerce aktif fay kırığı üzerinde bir deprem ülkesi olduğumuzu sadece biz bilmiyoruz. Bizimle birlikte ülkemizle ilgili olarak kısa ve uzun vadeli çıkarları olan büyük devletler de bilmektedir. Ülkemiz ve bölge ile ilgili hesaplarını da bu gerçek üzerine kurduklarından hiç kuşkumuz bulunmamaktadır. Çünkü bir askerî operasyon veya jeopolitik karar alınırken en ince detaylarına göre hesaplanır. Buna gece-gündüz, yaz-kış ve saat hesabının da yapıldığını tarihî örneklerden biliyoruz. Deprem ise bir ülke ile ilgili düşmanca kararlar alınırken en uygun zaman olarak düşünülmelidir.
Şubat 2023 tarihinde Doğu Anadolu fayında ortaya çıkan büyük deprem yanında, başta İzmir olmak üzere Ege Bölgesi’nde ve Kuzey Anadolu Fayı üzerinde meydana gelecek bir depremin Türkiye için yaratacağı zararı kendi çıkarları açısından kullanmak isteyecek çok sayıda devletin olduğundan hiç kuşkumuz yoktur. Bu yüzden gelecekte ortaya çıkması ihtimal dâhilinde olan büyük depremlerin yaratacağı tahribatın bir iç meselemiz olmaktan çok aynı zamanda ciddi dış tehditler doğuracağını bilmemiz ve ona göre tedbir almamız kaçınılmazdır. Bu yazı, bu gerçeğin altını çizerek olaylara bu perspektiften de bakmamız içindir.