Şimdi yükleniyor

Dijital Çağda İletişim

88 seda sevgili kocak

Dijital Çağda İletişim

Günümüzde teknolojinin insan yaşamında çok boyutlu etkisi vardır. Bu etkilerden en önemlisi insan hayatının temelinde yer alan iletişim üzerinde yarattığı farklılıktır. İnsanoğlu sosyal bir varlıktır. Ancak bu sosyalliğin zamanla dijital dünyaya taşındığı gözlemlenmektedir. Yüz yüze iletişim yerini yoğunlukla dijital iletişime bırakmıştır. Dijital sosyalliğin bu kadar artması ile birlikte çok sayıda sosyal medya platformu bireylerin kullanması için geliştirilmiş ve sunulmuştur. Özellikle alfa kuşağı (McCrindle ve Wolfinger, 2010) veya dijital yerliler olarak anılan (Prensky, 2001) günümüz gençlerinin arasında sosyal medya kullanımı oldukça ön plana çıkmaktadır. Bu kuşaktaki bireyler çoğunlukla bilgi, eğlence ve iletişimi sosyal medya siteleri üzerinden gerçekleştirmektedir.

Sosyal medya sitelerinin artışı ile birlikte beğeni, takipçi gibi çok sayıda yeni durum insan yaşamına girmiştir. Bu bağlamda sosyal medya kullanıcıları beğeni ve takipçi için çok sayıda kampanya düzenlemektedir (Kim, Jeang ve Lee, 2010). Günümüzde en popüler sosyal medya platformlarının; Facebook, Pinterest, Instagram, Twitter ve LinkedIn olduğu belirtilmektedir (Duggan ve Smith, 2013). Bireylerin internet kullanımının büyük bir bölümünü de yine bu siteler oluşturmaktadır.
Sosyal medya, kullanıcılara tüm dünya ile iletişim kurma fırsatı vermektedir. Akraba ve yakın arkadaşlarla iletişim kurmaya olanak sağlamaktadır (Li ve Chen, 2014). Kişinin, kendi yaşantısından kesitler sunmasına fırsat tanımaktadır. Ancak her ne kadar sosyal medya platformları aile ve arkadaşlarla iletişimde anahtar rol oynasa da, yoğun kullanımı bazı negatif etkiler yaratmaktadır.

Sosyal medya kullanımının artması ile birlikte FOMO (Fear of Missing Out) kavramı tartışılmaya başlanmıştır. Bu kavramın ortaya çıkmasında sosyal medya siteleri başlıca etkili olmuştur (Abel, Buff ve Burr, 2016). Gelişmeleri kaçırma korkusu olarak literatürde yerini alan FOMO, en genel anlamda bireylerin sürekli sosyal medyada bulunmasına karşılık gelmektedir. Bireyler uykudan önce ve sonra, yemek sırasında hatta araç kullanırken bile internette vakit geçirmekte ve gelişmeleri takip etmektedir.
Teknolojinin çok fazla kullanılmasının insan psikolojisinin üzerinde etkisi oldukça fazladır. Gelişmeleri kaçırmamak için bireyler teknolojiyi daha fazla kullanmakta ve zamanla teknoloji kullanımına yönelik bağımlılık geliştirmektedir. Bağımlılığın yanı sıra bu bireylerin daha fazla anksiyete yaşadığı bilinmektedir. Ryan vd., (2014) tarafından yapılan çalışmanın bulguları bu durumu destekler niteliktedir. Bu çalışmanın sonucunda sosyal medyayı daha çok kullanan bireylerin anksiyete ve depresyonu daha fazla yaşadığı tespit edilmiştir.

Teknolojinin yaşamın içinde bu kadar yer almasının, iletişim üzerinde olumsuz etkisi olacağı da bir gerçektir. Bu durum, bireylerin psikolojik yönden olumsuz etkilenmesine neden olmaktadır. Aynı zamanda bazı psikolojik bozuklukların ise dayanağını oluşturacağı kaçınılmazdır. Reinecke vd., (2017) tarafından yapılan çalışmada, psikolojik sağlık ve stres arasındaki ilişki araştırılmıştır. Çalışmanın sonucunda sosyal medya kullanımının artmasının, stresi de artırdığı görülmüştür. Sosyal medya baskısı ve FOMO’nun, bireyleri daha da hassaslaştırdığı tespit edilmiştir. Patolojik düzeyde internet kullanımının depresyonla da ilişkili olduğu bazı çalışmalarda belirtilmiştir (Young ve Rodgers, 1998).

Teknoloji kullanımının yukarıda da belirtildiği üzere bireyler üzerinde etkisi çok yönlüdür. Yoğun kullanımının neticesinde psikolojik yönden anksiyeteye yol açtığı, strese neden olduğu, depresyonu artırdığı ve bireylerin, gelişmeleri kaçırma korkusu yaşadığı belirtilmektedir. Ancak bu süreç doğru yönetildiğinde, teknolojinin zararlarının yerini avantajları alacaktır. Kişilerin, bilinçli farkındalığının yükseltilmesinin bunda etkili olacağı düşünülmektedir. Bilinçli farkındalık, yaşanılan ana dikkati verme ve odaklanma olarak tanımlanmaktadır (Kabat-Zinn, 1990). Bu süreçte kişi, duygu ve düşüncelerini farkındalıkla gözlemlemekte ve kendini anlama üzerinde durmaktadır. Bilinçli farkındalığın hem psikolojik hem de fiziksel sağlığa yönelik olumlu sonuçları olduğu belirtilmektedir. Teknoloji bağımlılığı sürecinde de olumlu etkisi olduğu bazı çalışmalarda öne çıkmaktadır.
Bireylerin zaman yönetimine yönelik beceri kazanmaları teknolojiyi daha yerinde ve yeterince kullanmasına fırsat tanıyacaktır. Böylece bireyler, sosyal medyayı sadece ihtiyaç durumunda bir araç olarak kullanabilecektir. Özellikle bireylerin iletişim becerilerinin artırılmasının buna katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Aksi durumda ekrana bağımlı olarak yaşayan bir nesil doğacaktır. Tüm bunların sonucunda bireylerin yüz yüze iletişim kurma becerileri zayıflayacaktır. Nihayetinde de bireylerin, birbiri ile olan iletişimlerinde daha fazla kopmalar olacağı açıktır. Çok geç olmadan teknolojinin iletişim üzerindeki olumsuz etkilerinin fark edilip üzerinde çalışmaların planlanması gerekmektedir. Bu bağlamda hem ailelere hem de okullara çok iş düşmektedir.

Kaynaklar
Abel, J.P., Buff. C.L. & Burr, S.A. (2016). Social media and the fear of missing out: Scale development and assessment. Journal of Business & Economics Research (JBER), 14(1), 33-44. https://doi.org/10.19030/jber.v14i1.9554.
Kabat-Zinn, J. (1990). Full catastrophe living: Using the wisdom of your body and mind to face stress, pain and illness. Delacorte.
Kim, W., Jeong, O.R. .& Lee S.-W. (2010). “On Social Web Sites”. Information Systems, 35, s. 215- 236. http://dx.doi.org/10.1016/j.is.2009.08.003
Li, X., & Chen, W. (2014). Facebook or Renren? A comparative study of social networking site use and social capital among Chinese international students in the United States. Computers in Human Behavior, 35, 116–123. https://doi.org/10.1016/j.chb. 2014.02.012
McCrindle, M. & Wolfinger, E. (2010). Generations defined. Ethos, 18(1), 8- 13.
Prensky, M. (2001). Digital natives, digital immigrants. On The Horizon, 9(5), 1–6.
Reinecke, L., Aufenanger, S., Beutel, M. E., Dreier, M., Quiring, O., Stark, B., & Müller, K. W. (2017). Digital stress over the life span: The effects of communication load and internet multitasking on perceived stress and psychological health impairments in a German probability sample. Media Psychology, 20(1), 90–115.
Young, K. S., & Rogers, R. C. (1998). The Relationship between Depression and Internet Addiction. Cyber Psychology & Behavior, 1, 25-28.
http://dx.doi.org/10.1089/cpb.1998.1.25